17.Hakem’in işitip bize naklettiğin17. e göre, Abdurrahman b. Ebû Leylâ şöyle demiştir: “Kâ’b b. Ucre, benimle karşılaşınca, ‘Sana bir hediye vereyim mi?’ dedi (ve şöyle devam etti): ‘Bir gün Peygamber (sav) yanımıza geldi. Biz, ‘Ey Allah’ın Resûlü! Sana nasıl selâm vereceğimizi öğrendik. Peki, sana nasıl salavât getireceğiz?’ dedik. Allah Resûlü de şöyle buyurdu: ‘Allah’ım! Muhammed’e ve Muhammed ailesine, tıpkı İbrâhim ailesine rahmet eylediğin gibi rahmet et. Şüphesiz sen, övgüye en lâyık ve şanı en yüce olansın. Allah’ım! Muhammed’e ve Muhammed ailesine, tıpkı İbrâhim ailesine bereket ihsan ettiğin gibi bereket ihsan eyle! Şüphesiz sen övgüye en lâyık ve şanı en yüce olansın.’ deyin. ” (B6357 Buhârî, Deavât, 32; M908 Müslim, Salât, 66)
18.Abdullah18. b. Mes’ûd’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Kıyamet günü insanların bana en yakını, bana en çok salavât getirendir.”
(T484 Tirmizî, Vitr, 21)
Ali19. b. Ebû Tâlib’in naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Cimri, yanında anıldığım hâlde bana salavât getirmeyen kimsedir.”
(T3546 Tirmizî, Deavât, 100)
19.Ali19. b. Ebû Tâlib’in naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Cimri, yanında anıldığım hâlde bana salavât getirmeyen kimsedir.”
(T3546 Tirmizî, Deavât, 100)
Ebû20. Hüreyre’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Evlerinizi kabirlere çevirmeyin. Benim kabrimi de bayram yeri hâline getirmeyin. Bana salavât getirin. Çünkü nerede olursanız olun, salavâtınız bana ulaşır.”
(D2042 Ebû Dâvûd, Menâsik, 96, 97)
Ebû21. Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Bana bir kez salavât getirene Allah on kez salavât getirir (rahmet eyler).”
(M912 Müslim, Salât, 70)