Abdullah b. Amr anlatıyor: “Resûlullah’ı Kâbe’yi tavaf ederken 349. gördüm. O şöyle diyordu: ‘(Ey Kâbe)! Sen ne güzelsin ve kokun da ne güzel! Sen ne yücesin ve saygınlığın da ne yüce!..’ ” (İM3932 İbn Mâce, Fiten, 2)
Ebû Hüreyre anlatıyo350. r: “Resûlullah (sav) bize hutbe verdi ve şöyle buyurdu: ‘Ey insanlar! Hac size farz kılındı, haccedin!’ ” (M3257 Müslim, Hac, 412)
İbn Abbâs’ın, Fadl (b. Abbâs)’tan ya da Fadl (b. Abbâs)’ın, İbn 351. Abbâs’tan naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Haccetmek isteyen kimse acele etsin! Olur ki hastalanır veya binek hayvanı kaybolur ya da (hacca gitmesini engelleyen) bir ihtiyaç ortaya çıkar.”
(İM2883 İbn Mâce, Menâsik, 1; D1732 Ebû Dâvûd, Menâsik, 5)
Ebû Hüreyre’den (ra) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) 352. şöyle buyurmuştur: “Her kim bu evi (Kâbe’yi) haccederken, (söz ya da eylemle) cinsel yakınlığa yeltenmez ve kötülük işlemezse, anasının onu doğurduğu günkü gibi (günahsız) hâline dönmüş olur.”
(B1820 Buhârî, Muhsar, 10)
Ebû Hüreyre’den (ra) nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöy-353. le buyurmuştur: “...(Allah tarafından) kabul edilmiş haccın karşılığı ancak cennettir.”
(B1773 Buhârî, Umre, 1)