Câbir b. Abdullah anlatıyor: Resûlullah (sav) bir bayram günü 421. kurban olarak iki koç kesti ve onları kıbleye doğru yatırdığı zaman şöyle dedi: “Ben hanîf (hakka yönelmiş) olarak, yüzümü gökleri ve yeri yaratan (Allah)’a çevirdim ve ben müşriklerden değilim. Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. Ben bununla emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim. Allah’ım (bu kurban) sendendir ve Muhammed ile ümmeti tarafından senin (rızan) için sunulmuştur.”
(İM3121 İbn Mâce, Edâhî, 1; D2795 Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 3-4)
Zeyd b. Erkam anlatıyor: Resûlullah’ın (sav) ashâbı, “Ey Allah’ın 422. Resûlü! Bu kurbanlar nedir?” dediler. Resûlullah, “Babanız İbrâhim’in sünnetidir.” diye cevap verdi. (İM3127 İbn Mâce, Edâhî, 3: HM19498 İbn Hanbel, IV, 368)
İbn Abbâs’tan rivayet edildiğine göre, bir kadın hacca gitmeyi 423.
adamış fakat gidemeden ölmüştü. Bunun üzerine kardeşi Resûlullah’a (sav) gelip bu durumda ne yapılacağını sordu. Allah Resûlü (sav) de ona, “Kardeşinin bir borcu olsaydı, onu öder miydin?”
diye sordu. O, “Evet” diye cevapladı. Bunun üzerine Allah Resûlü, “O hâlde Allah’a borcunuzu ödeyin. Çünkü Allah vefa gösterilmeye d aha lâyıktır.” buyurdu. (N2633 Nesâî, Menâsikü’l-hac, 7)
Hz. Âişe’den (ra) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle 424. buyurmuştur: “Her kim Allah’a itaat etmeyi adarsa, Allah’a itaat e tsin. Her kim de Allah’a karşı isyan etmeyi adarsa, sakın Allah’a i syan etmesin!”
(B6696 Buhârî, Eymân ve nüzûr, 28)