Amr b. Şuayb’ın, babası aracılığıyla dedesinden rivayet ettiği-758. ne göre, Hz. Peygamber (sav), yeni doğan çocuğa yedinci gününde isim verilmesini, (saçlarının tıraş edilmesi suretiyle) temizlenmesini ve akîka kurbanının kesilmesini emretmişti. (T2832 Tirmizî, Edeb, 63)
Ebu’d-Derdâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöy-759. le buyurmuştur: “ Siz kıyamet günü kendi isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağırılacaksınız. Öyleyse güzel isimler koyun. ” (D4948 Ebû Dâvûd, Edeb, 61)
Ebû Hüreyre’nin işittiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyur-760. muştur: “...Kim göz göre göre çocuğunu(n kendisine ait olduğunu) inkâr ederse (kıyamet günü) Allah da onu rahmetinden uzaklaştırır ve gelmiş geçmiş herkesin önünde rezil eder.”(D2263 Ebû Dâvûd, Talâk, 28-29)
Abdullah (b. Mes’ûd) anlatıyor: “Ey Allah’ın Resûlü! En bü-761. yük günah hangisidir?” diye sordum. Resûlullah, “Seni yarattığı hâlde, Allah’a ortak koşman.” buyurdu. “Sonra hangisi?” deyince, “Yemeğine ortak olması korkusuyla çocuğunu öldürmen.” cevabını verdi. “Sonra hangisi?” diye sorunca, “Komşunun karısı ile zina etmen.” buyurdu. (B6001 Buhârî, Edeb, 20)
Hz. Âişe (ra) anlatıyor: “Yanında iki kız evlâdı olan bir kadın, 762. bir şeyler istemek için gelmişti. Yanımda (ona verecek) bir hurmadan başka bir şey yoktu. Hurmayı ona verdim. Onu iki kızına bölüştürdü ve kendisi hiç yemedi. Sonra kalktı ve çıktı. Ardından Hz. Peygamber (sav) yanımıza geldi. Olanları ona anlattım. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: ‘Her kim kız çocukları sebebiyle sıkıntı çekerse, o kızlar onun için cehennem ateşine siper olur.’ ”
(B1418 Buhârî, Zekât, 10)
Amr b. Şuayb’ın, babası aracılığı ile dedesinden naklettiğine gö-763. re, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Küçüğümüze merhamet etmeyen ve büyüğümüzün saygınlığını kabul etmeyen bizden değildir.”
(T1920 Tirmizî, Birr, 15)
İbn Ömer anlatıyor: Savaşlardan birinde öldürülmüş bir kadın 764. bulundu. Bunun üzerine Resûlullah (sav) kadınların ve çocukların öldürülmesini yasakladı. (M4548 Müslim, Cihâd ve siyer, 25)
Nu’mân b. Beşîr anlatıyor: “Babam servetinin bir kısmını bana 765. bağışladı. Bunun üzerine annem Amra bnt. Revâha, ‘Allah Resûlü (sav) şahit olmadıkça ben (bu işe) razı değilim.’ dedi. Babam, bana yaptığı bağışa şahit olmasını istemek üzere Hz. Peygamber’in (sav) yanına gitti. Resûlullah (sav) ona, ‘Bunu bütün çocuklarına yaptın mı?’ diye sordu. Babam, ‘Hayır.’ diye cevapladı. Bunun üzerine Resûlullah, ‘Allah’tan korkun, çocuklarınız arasında adaletli olun!’ buyurdu. Babam da geri döndü ve bağışından vazgeçti.” (M4181 Müslim, Hibe, 13)