Hz. Âişe şöyle demiştir: “Resûlullah (sav), Allah yolunda cihad 1253. hâriç eliyle hiç kimseye vurmadı. Ne bir kadına, ne de bir hizmetçiye! ...” (M6050 Müslim, Fedâil, 79)
Hz. Âişe şöyle demiştir: “Medine’ye geldiği günden vefatına kadar 1254. Muhammed (sav) ailesi, üç gün arka arkaya buğday ekmeği yememiştir.” (B6454 Buhârî, Rikâk, 17; M7443 Müslim, Zühd, 20)
Fâtıma bnt. Hüseyin’in naklettiğin1255. e göre, babası Hüseyin b. Ali şunları anlatmaktadır: “Resûlullah’ın (sav) oğlu Kâsım vefat edince (annesi) Hz. Hatice, ‘Yâ Resûlallah! Kâsım’ın sütü hâlâ damlıyor. Keşke Allah süt emmeyi tamamlayıncaya kadar onu yaşatsaydı.’ dedi. Bunun üzerine Resûlullah (sav) ‘O, süt emmeyi cennette tamamlayacaktır.’ buyurdu.” (İM1512 İbn Mâce, Cenâiz, 27)
Ebû Ümâme’nin naklettiğine göre, Resûlullah’ın (sav) kızı Üm-1256. mü Gülsüm kabre konduğunda Resûlullah (sav) şu âyeti okumuştu: “Sizi ondan (topraktan) yarattık; yine sizi oraya döndüreceğiz ve bir kez daha sizi ondan çıkaracağız.” (Tâ-Hâ, 20/55; HM22540 İbn Hanbel, V, 254)
Müminlerin annesi Hz. Âişe anlatıyor: “Resûlullah’a (sav) tavır, 1257. hâl ve davranış... bakımından Fâtıma’dan (Allah onun yüzünü ağartsın) daha fazla benzeyen birini görmedim. Fâtıma onun huzuruna girdiği zaman Resûlullah ayağa kalkar, onun elini tutar, onu öper ve kendi yerine oturturdu. Resûlullah Fâtıma’nın yanına girdiği zaman da o (aynı şekilde) hemen ayağa kalkar, babasının elinden tutar, onu öper ve kendi yerine oturturdu.” (D5217 Ebû Dâvûd, Edeb, 143, 144)