Abdullah (b. Mes’ûd) tarafından nakledildiğine göre, Resûlullah 1537. (sav) şöyle buyurmuştur: “Kıyamet günü en çetin azaba uğrayacak olanlar, (tapınmak için) resim/heykel yapanlardır.” (M5537 Müslim, Libâs ve zînet, 98; B5950 Buhârî, Libâs, 89)
İmrân1538. b. Hıttân’dan nakledildiğine göre, Hz. Âişe (ra) ona şöyle rivayet etmiştir: “Peygamber (sav) kendi evinde, üzerinde haç resimleri bulunan hiçbir şeyi bırakmamış, onları yok etmiştir.” (B5952 Buhârî, Libâs, 90)
Ebû Hüreyre’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyur-1539. muştur: “İçinde heykeller veya suretler bulunan eve melekler girmez.” (M5545 Müslim, Libâs ve zînet, 102)
Ebû Zür’a anlatıyor: “Ebû Hüreyre ile birlikte Mervân’ın evine 1540. girdim. Ebû Hüreyre evin içinde suretler görünce şöyle dedi: Resûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim: ‘Yüce Allah, ‘Benim yaratışım gibi yaratmaya kalkışanlardan daha zalim kim olabilir? Onlar, (güçleri yetiyorsa) bir karınca, bir buğday tanesi veya bir tek arpa yaratsınlar!’ buyurdu.’” (M5543 Müslim, Libâs ve zînet, 101; B5953 Buhârî, Libâs, 90)
Abdullah b. Mes’ûd’dan nakledildiğin1541. e göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse cennete giremez.” Bu söz üzerine bir adam, “İnsan elbisesinin ve ayakkabısının güzel olmasından hoşlanır!” deyince Resûlullah (sav), “Şüphesiz ki Allah güzeldir, güzelliği sever. Kibir ise hakikati inkâr etmek ve insanları küçümsemektir.” buyurmuştur. (M265 Müslim, Îmân, 147)
Ebû Recâ’ el-Utâridî anlatıyor: Bir gün İmrân b. Husayn, üze-1542. rinde daha önce ve daha sonra görmediğimiz desenli ipek bir şal ile yanımıza çıkageldi ve dedi ki, “Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: ‘Yüce Allah kime bir nimet verdiyse, şüphesiz O (cc) nimetinin kulunun üzerinde görülmesini sever.’ ” (HM20176 İbn Hanbel, IV, 438)
Şeddâd b. Evs’ten nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöy-1543. le buyurmuştur: “Allah her işte ihsanı (güzel davranmayı) emretmiştir...” (T1409 Tirmizî, Diyât, 14)
İbn Mes’ûd’dan nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle derdi: 1544. “Allah’ım! Benim yaratılışımı güzel kıldığın gibi ahlâkımı da güzelleştir.” (HM3823 İbn Hanbel, I, 403)